Makale15:01, 14 Mayıs 2025
Sönmez: Bakü ve Ankara'nın barışa samimiyetinin açık bir ifadesi olarak Ermeni savas esirleri derhal serbest bırakılmalı

İsviçreli Ermeni gazeteci, fotoğrafçı, yazar Demir Sönmez, kaleme aldığı makalede Azerbaycan'da tutuklu bulunan ve haklarında dava açılan 23 Artsakhlı savaş esirinin derhal serbest bırakması çağrısında bulundu.
Ermenihaber.am gazeteci Sönmez'in makalesini sunuyor:
Barış için ilk adım: Artsakhlı savaş esirlerinin özgürlüğü
27 Eylül 2020 tarihinden itibaren, Dağlık Karabağ’da (Artsakh) acımasız bir savaş başladı. Bu savaş, 19 Eylül 2023’te Azerbaycan kuvvetlerinin, dış güçlerin desteğiyle bölgeyi işgal etmesiyle zirveye ulaştı. Bunun sonucunda 100.000’den fazla Ermeni, zorla topraklarından sürüldü ve Ermenistan’a sürgün edildi.
Bugün, eski cumhurbaşkanları ve askeri yetkililer de dahil olmak üzere 23 Artsakh lideri ve sivil, Azerbaycan tarafından hapsedilmiş durumda. Bu kişiler, uluslararası hukuka aykırı olarak, sahte suçlamalarla askeri mahkemelerde yargılanıyor.
Gayrimeşru duruşmalar, ayaklar altına alınan adalet
Bu davalar, özellikle savaş esirlerini koruyan Cenevre Sözleşmeleri başta olmak üzere, uluslararası hukukun açık ihlalidir. Tutuklular temel haklarından mahrum bırakılmakta, işkenceye maruz kalmakta ve insanlık dışı koşullarda tutulmaktadır. Bu durum, İlham Aliyev rejiminin otoriter ve zalim yapısını gözler önüne sermektedir.
Duruşmalar uluslararası kuruluşlara, ailelere, avukatlara ve gazetecilere kapalıdır. Görüntüler ve raporlar, tutukluların sistematik işkencelere maruz kaldığını ortaya koymaktadır. Aynı zamanda Azerbaycan'da STK'lar ve yabancı medyanın faaliyetleri yasaklanmakta ya da baskı altına alınmaktadır.
Haklı bir mücadelenin suç haline getirilmesi
"Terörizm", "yasadışı silahlı örgüt kurma", "bölücülük", "anayasal düzeni baltalama" suçlamalarının hiçbir hukuki ve tarihsel temeli yoktur. Bu, Azerbaycan ve Türkiye güçlerinin işlediği savaş suçlarını örtbas etme ve bir halkın meşru varoluş mücadelesini karalama girişiminden başka bir şey değildir.
Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 28 Temmuz 2024 tarihli bir konuşmasında şu ifadeleri kullanmıştır: “Karabağ’a nasıl girdiysek, Libya’ya nasıl girdiysek, oraya da aynı şekilde gireriz. Bizi engelleyen hiçbir şey yok.”
Bu itiraf, Türk ordusunun Artsakh savaşındaki ve 5.000 genç Ermeni’nin katledilmesindeki aktif rolünü açıkça göstermektedir.
Sessizlik = Suç ortaklığı
Bugün bile, uluslararası toplumun bu adaletsiz duruşmalar ve işlenen suçlar karşısındaki sessizliği bir suç ortaklığı anlamına gelmektedir. Bu sessizlik, Aliyev rejiminin suçlarını örtbas etmeye ve Ermeni halkına yönelik siyasi baskıyı meşrulaştırmaya hizmet etmektedir.
Bu süreçte Azerbaycan, bu tutukluları rehin olarak elinde tutmakta, onları Ermenistan’a karşı bir şantaj aracı olarak kullanmaktadır. Oysa Ermenistan, 10 Kasım 2020 tarihli ateşkes anlaşmasının 8. maddesini yerine getirerek tüm Azerbaycanlı esirleri serbest bırakmıştır.
Ermenistan’ın uluslararası hukuka dayalı barışçıl çözüm yönündeki samimi çabalarına rağmen, ne Azerbaycan ne de Türkiye olumlu bir yanıt vermiştir. Neden? Çünkü Aliyev ve Erdoğan rejimleri, gerçek bir barışın iktidarlarının sonu olacağını bilmektedir.
Eylem çağrısı
İsviçre, Birleşmiş Milletler, Avrupa Parlamentosu, Amerika Birleşik Devletleri, Rusya, Birleşik Krallık, Fransa, İsrail, Türkiye ve diğer uluslararası kurumlar derhal harekete geçmeli ve Artsakhlı savaş esirleri ile rehinelerin özgürlüklerine kavuşmaları için mücadele edilmelidir.
Azerbaycan, Türkiye ve Ermenistan arasındaki normalleşme süreci çerçevesinde, Bakü ve Ankara’nın barışa ve sorunların çözümüne yönelik samimiyetinin açık bir ifadesi olarak savas esirleri ve rehinler hiçbir ön koşul olmaksızın derhal serbest bırakılmalıdır.
Azerbaycan'da tutuklu bulunan ve haklarında dava açılan 23 Artsakhlı savaş esiri:
1. Arayik Harutyunyan, Artsakh eski Cumhurbaşkanı
2. Samvel Shahramanyan, Artsakh eski Cumhurbaşkanı
3. David Babayan, Eski Dışişleri Bakanı Danışmanı
4. Levon Mnatsakanyan, Eski Savunma Bakanı
5. David Manukyan, Eski Ulusal Güvenlik Servisi Başkanı
6. Artur Tovmasyan, Eski Parlamento Başkanı
7. Ruben Vardanyan, Eski Devlet Bakanı
8. Arkadi Ghukasyan, Eski Cumhurbaşkanı
9. Bako Sahakyan, Eski Cumhurbaşkanı
10. David Ishkhanyan, Parlamento Başkanı
Bölümün son haberlerİ

Ziyaretin bir diğer dikkat çeken yönü ise Paşinyan’ın İstanbul’da Ermeni Patrikhanesi’ni ziyaret etmeye çalışması, ancak kapıların kapalı olmasıydı.

Resmi açıklamalarda İsrail’i “soykırımcı” olarak tanımlayan bir Türkiye ile, sahada İsrail’e enerji, istihbarat, ticaret ve askeri lojistik sağlayan bir Türkiye arasında büyük bir fark vardır.

Türkiye’nin Orta Doğu’daki rolü, barış için değil kendi jeopolitik çıkarları için tasarlanmış, bölgesel istikrarı tehdit eden bir oyun olarak değerlendirilebilir.
Alıntı

İranist Begijanyan, Reisi’nin ifadelerini yorumladı: “Ermenistan'a baskı yapılırsa Tahran müdahale eder”
En Çok Okunan
The Times moda direktörü Anna Murphy, Ermenistan’daki ilk ziyaretini aktarırken bu ülkenin büyüleyici cazibesine, kadim kültürüne ve doğasının eşsizliğine dair gözlemlerini paylaştı.
Görüşme sırasında bölgesel ulaşım bağlantılarının geliştirilme olanakları ve iki ülke arasında muhtemel iş birliği perspektifleri ele alındı.
Ermenistan, dünya şarap haritasındaki yerini kararlılıkla güçlendirmeye devam ediyor.
Avrupa Birliği Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi, Ermenistan Dışişleri Bakanı Ararat Mirzoyan ile düzenlediği ortak basın toplantısında önemli açıklamalar yaptı.
Fransa Cumhurbaşkanı, Ermenistan’da yürütülen reform gündemine ve Ermenistan Hükümeti’nin benimsediği barış stratejisine destek verdiğini ifade etti.
Takvİm
Anket
Bu yıl Ermenistan ile Türkiye devlet sınırı iki ülke vatandaşları için açılır mı?
Pİyasalar
EUR | TRY | USD |
549.84 | 90.05 | 485.12 |