ERMENI HABER AJANSI

Dünyaca ünlü Ermeni asıllı Rus ressam İvan (Hovhannes) Ayvazovski'nin tablolarının sergilendiği  "Ayvazovski'nin İstanbul'u" dijital sergisinin tanıtımı yapıldı. Tanıtım öncesinde AA muhabirine konuşan Serginin Genel Yönetmeni Bülent Özükan, üç yıla yakın bir zaman içerisinde sergiyi hazırladıklarını belirterek,  Ayvazovski projesinin Türkiye ve dünyadan birçok sanat ve bilim çevresi tarafından desteklendiğini dile getirdi.

Ayvazovski'nin 200'den fazla İstanbul tablosu olduğunu vurgulayan Özükan, proje çerçevesinde ressamın,  dünyanın farklı müzelerinde bulunan orijinal eserlerinin dijital kopyalarının sergi ve yayın hakkını aldıklarını bildirdi.

Özükan, Ayvazovski'nin, dünyada biraraya gelmesi imkansız olan eserlerinin dijital  sergisinde 400'e yakın  eserin dijital halinin bulunduğunu dile getirerek, 6 binden fazla eseri olan Ayvazovski'nin İstanbul'a 8 defa geldiğini ve üç Osmanlı Sultanı tarafından sarayda ağırlanarak Osmanlı liyakat beratlarıyla onurlandırıldığını anlattı.

2017 yılının Ayvazovski'nin doğumunun 200. yılı olduğunu ifade etti. Serginin "Ayvazovski Rapsodi" adlı müziğini bestecisi olan Anjelika Akbar ise,  çocukluğundan beri Ayvazovski hayranı olduğunu vurguladı.

Dijital sergi 8 Ekim'de ünlü ressamın doğduğu Kırım'daki Feodosya Müzesi'nde, New York'ta 15 Ekim'de, Yerevan'da 24 Ekim'de, gelecek yıl ise St. Petersburg ve İstanbul Deniz Müzesi'nde sanatseverlerle buluşacak.

Ayvazovski kimdir:

Ayvazovski, Kırım’ın Feodosia (Theodosia, Kefe) şehrinde Ermeni Gevorg Ayvaz’ın (daha sonra Konstantin Hayvazovski) ailesinde 29 Temmuz 1817 tarihinde  dünyaya geldi. Feodosia’daki  Ermeni Kilisesinin doğum ve vaftiz defterinde Ayvazovski’nin doğumu hakkında “Gevorg Ayvazyan’ın oğlu Hovhannes” olarak kayıt yapılmıştır. Hovhannes , Feodosia’daki Ermeni okulundan sonra St. Petersburg Güzel Sanatlar Akademisinden mezun oldu. Henüz eğitim aldığı sırada “Huzur”  adlı tablosu için Akademinin altın madalyasıya layık gürülmüştür.

Küçük yaştan beri deniz manzaralara hayran olan ve ressamlığa kentteki binaların duvarlarına tebeşirle yapılan deniz tasvirlerle başlayan Ayvazovski, hayatı boyunca denizen en değişik hallerini kendi etkileyici tarzıyla tuval üzerinde canlandırmaya devam etti.

1890’lı yıllarında Ermenilerin yaşadığı en ağır döneminde “Ermenilerin kıyımı Trapizon’da”, “Gemilerin yüklenmesi”, “Türk gemilerinden Ermeniler Marmara denizine atılıyor”  isimli tablolarıyla yaşananlara karşı isyan ve üzüntüsünü ifade etti, ayrıca o yıllarda Feodosia’ya kaçan Ermenilere her nevi yardımda bulundu.