Toplum06:51, 23 Nİsan 2014
Serj Tankian’dan Türk halkına mektup

Günler önce “Ermenihaber” sitesi Ermeni Diasporası’ndan 16 isimin, Türkiyelilere hitaben bir mektup
kaleme aldığını bildirdi.
Türkiye’de çıkarılan “Agos” gazetesinin başlattığı girişimde Serj Tankian, Atom Egoyan, Arsinee Khanjian
gibi ünlüler yer alıyor.
Agos’ta yayımlanan mektuplar tek tek dikatinize sunulur.
SERJ TANKIAN: 1967’de Lübnan’da doğdu. Beş yaşındayken ailesiyle birlikte Los Angeles’a göç etti. 1994’te kurulan ve dünya çapında ün kazanan müzik grubu System of a Down’ın temelleri, burada gittiği Ermeni okulunda grubun diğer üyeleriyle tanışması sonucu atıldı. Üniversitede enstrüman çalmaya ve şarkı yazmaya başlayan Tankian’ın müzik yaşamı 2006’ya kadar aynı grupla devam etti. Sonrasında kariyerini solo olarak sürdürdü. Soykırım’dan kurtulan bir büyükbabanın torunu olan Tankian hem yazdığı şarkı sözleri, hem de aktivist olarak yaptıklarıyla, Ermeni Soykırımı’nın yanı sıra, Amerikan hukuk sistemindeki çarpıklıklar, işgalci faaliyetler, ekoloji ve hayvan hakları gibi pek çok konunun gündeme taşınması için çalıştı. Tankian, Ermenistan’da demokrasinin inşa edilmesi için çaba gösteren gruplara da destek veriyor.
Sevgili Türkiye halkı,
Benim adım Serj Tankian.
Lübnan’da doğmuş, Yeni Zelandalı bir Amerikalı Ermeni’yim. Büyükanne ve
büyükbabalarımın memleketi, günümüzde Türkiye olarak bilinen
yerdir. Büyükbabam Isdepan Kayseri Efkere’den (Bahçeli), büyükannem
Varsenig ise Tokat’tan gelmiş. Diğer büyükanne ve büyükbabam Dörtyollu ve
Urfalı idi. Hiçbiri, o toprakları kendi özgür iradeleri ile terk
etmemiş. Hepsi de Osmanlı İmparatorluğu’nun son günlerinde İttihat
Hükümeti’nin işlediği korkunç soykırımdan sağ olarak kurtulmuş.
O zamanlar hepsi küçücük
çocuklarmış. Büyükbabam Isdepan kurtarılmış ve mülteci olarak Lübnan’a gelmeden
önce bir süre bir Amerikan yetimhanesinde, bir süre de Yunan yetimhanesinde
kalmış. Büyükannem Varsenig’i ve onun büyükannesini ise, kıyımdan, doğru olanı
yapmak için kendi hayatını riske atan bir Türk belediye başkanı kurtarmış.
Bunlar Türkiye’nin ya da
başka ülkelerin arşivlerinden alınmış hikâyeler değil. Bunlar, benim ailemin
gerçek öyküleri.
Büyükanne ve
büyükbabalarımın memleketi olan bu yerler, 600 yıldan daha uzun bir süre önce,
tarihi Ermenistan olarak biliniyordu. Türkiye’de kazılar yapan antropologlar,
Helen/Yunan medeniyeti ve diğer medeniyetlerin yanı sıra bizim medeniyetimize
ait kalıntılara da rastlıyorlar.
Türkiye’nin benim için
önemli olmasının sebebi, sadece büyükannelerimin ve büyükbabalarımın oradan
gelmiş olması değil, aynı zamanda, bütün halkımın ellerinden zorla alınan o
topraklardan gelmiş olmaları; üstelik, savaş yüzünden ya da sınırların
değişmesi sonucunda değil, İttihat ve Terakki Hükümeti’nin vahşi emirleri
yüzünden topraksız kaldılar.
Bugün bütün bunlar bizim
için ne ifade ediyor? Çok basit. Ermeniler Türkiye’nin huzurunu kaçırmak ya da
ırksal ayrımlar yaratmak istemiyor; biz sadece adalet istiyoruz. Böylece,
aramızdaki ilişkileri gerginleştiren bu tarihi acıdan kurtulup hayatlarımıza
devam edebilelim istiyoruz. Bu sadece Ermeni tarihi değil, aynı zamanda
Türkiye’nin de tarihi.
Erdoğan Hükümeti doğru
olanı yapıp, bütün bu olanlarla yüzleşebilecek mi? Sanmıyorum. Modern tarih
boyunca Türkiye’ye hükmeden askeri cuntalar da öyle.
Devletinizin bu doğruyu
reddedebilmek için yabancı başkentlerde lobi faaliyeti yürüten firmalarla
anlaşarak ve üniversitelerde kürsüler oluşturarak kendi dileğine uygun bir
doğruyu baştan yaratmak üzere her sene milyonlarca dolar harcadığını biliyor
musunuz? Bunun biz Ermenilere neler hissettirdiğinden haberiniz var mı? Bunun
ne kadar acı bir tecrübe olduğundan? Tarihin bu korkunç trajedisinden kurtulan
insanların torunu olmam yetmiyor mu? Adaletin sağlanması için bir de
uluslararası alandaki propaganda ve yozlaşmayla mı savaşmam gerekiyor?
Türkiye’nin kendini
bulmak için yaşadığı modern çalkantıların biz Ermenilerle çok alakası var.
Tarihlerimiz, coğrafyalarımız ve kanlarımız birbirine öylesine yakın ki, bu
sorunları çözebiliriz.
Hem Ermeniler, hem de
Türkler, öncelikle, gerçekten eşitlikçi, demokratik ve yozlaşmamış liderleri ve
hükümetleri hak ediyorlar.
Son olarak, turnelerde
ya da internet üzerinden benimle hikâyelerini paylaşan ve gerçeğe ve adalete
dayalı bir uzlaşma konusunda bana umut veren Türkiyeli tanıdıklarıma, bütün o
harika insanlara teşekkür etmek istiyorum.
Sizler için dileğim,
sevgili Türkiye halkı, gerçekten kendinizi bulabilmeniz.
24 Nisan münasebetiyle,
Barış,
Serj
Ermenihaber.am
Bölümün son haberlerİ

Haberde, 2011 yılında Ermenistan’da kurulan ve günümüzde 1,5 milyar dolar değer biçilen "Picsart" şirketinin başarı öyküsüne de yer verildi.

Cenaze töreninin 26 Nisan’da yapılması planlanıyor.

I. Aram Taziye mesajında ayrıca Papa Francisc’in Ermeni Soykırımı’nın tanınmasındaki cesur tutumuna ve Artsakh Ermenilerine verdiği desteğe de değinildi.
Alıntı

İranist Begijanyan, Reisi’nin ifadelerini yorumladı: “Ermenistan'a baskı yapılırsa Tahran müdahale eder”
En Çok Okunan
Aslan'ı konuşması sırasında sürekli olarak hakaret içeren sözlerle kesmeye çalışan iktidar partisi milletvekili, milli takımın eski futbolcusu Ünal Karaman oldu.
Haberde, 2011 yılında Ermenistan’da kurulan ve günümüzde 1,5 milyar dolar değer biçilen "Picsart" şirketinin başarı öyküsüne de yer verildi.
Sevag Balıkçı, 2011'de Ermeni Soykırımı'nın anıldığı gün olan 24 Nisan'da, zorunlu askerliğini yaparken Batman'da Ağaoğlu'nun silahından çıkan kurşunla hayatını kaybetmişti.
Özellikle tatbikata Ermenistan, Azerbaycan, Türkiye, Tunus ve AB ülkelerin de bulunduğu 17 ülkeden askeri personel katılıyor.
Eduard Sharmazanov'un konuşması sırasında Azerbaycan heyeti provokasyon girişiminde bulunarak onu yarıda kesmeye çalıştı.
Takvİm
Anket
Bu yıl Ermenistan ile Türkiye devlet sınırı iki ülke vatandaşları için açılır mı?
Pİyasalar
EUR | TRY | USD |
549.84 | 90.05 | 485.12 |