• Hakkımızda
  • İletİşİm
  • Soykırım
  • Karabağ
  • Askerİ
  • Alıntı
  • Makale
15 Eylül, 2025
Pazartesİ 13:25
Tür|Հայ|Pуc

ERMENI HABER AJANSI

Kısa ve öz
  • Röportaj
  • Ekonomİ
  • Polİtİka
  • Toplum
  • Kültür
  • Eğİtİm
  • Bölge
  • Dünya
  • Hukukİ
  • Spor

Röportaj20:22, 01 Mart 2011

Fehiye Çetin :Türkiyenin resmi tarihi ve resmi söylemi koca bir yalan üzerine kuruldu

Fehiye Çetin :Türkiyenin resmi tarihi ve resmi söylemi koca bir yalan üzerine kuruldu

Geçtiğimiz günlerde Erivana gelen Hrant Dinkin avukatı ve “Anneannem” kitabının yazarı Fethiye Çetin, “Torunlar” kitabının tanıtımını  yaptı.

Fethiye Çetin, “Anneannem” adlı kitabında bir islamlaştırılmış Ermeninin torunu olduğunu anlatıyor. Adı, Seher olarak değiştirilen Hevanuş Hanım, 1915 Ermeni tehcirinde, annesinin elinden askerlerce zorla alınmış ve bir Müslüman kızı olarak büyütülmüş, evlendirilmiş
Erivan’dayken Fethiye çetin Ermenihaber.am haber sitesine özel demeç verdi. Kendisine yönetilen sorularına verdiği cevapları aşağıdaki gibidir.

İslamlaştırılmış bir Ermeninin torunu olduğunuzu öğrenirken ne hissetiniz?

İlk duygum, ‘isyan’dı. Bize yalan söylendiğini öğrendiğimde, tarihin beni de bu kadar ilgilendiren bir dilimine ilişkin gerçeklerin bizden saklandığı için kuvvetli bir öfke ve yalanlar karşısında isyan. Sokaga çıkıp ‘bize yalan söylüyorlar’ diye bas bas bağırmak istedim.
Aynı zamanda derin bir utanç duygusu kapladı içimi. İnsanın insana yaptığı bu inanılmaz davranışlar ve vahşet karşısında insan olarak utanç duydum. Utanç duygumun bir başka nedeni de, taşıdığım kimliklerin birinin diğerine yaptıklarından utanç duyma şeklinde gerçekleşti. Ve aynı zamanda derin bir acı…

Bu günler Erivanda 2. kitabınızın “Torunlar”ın basın tanıtımını  yaptınız. Kitap hakkında biraz anlatır mısınız?

 Anneannem kitabı, Türkiye’de 2004 yılında yayınlandı. Bu kitabın yayınlanmasının ve kitapla ilgili haberlerin basında yer almasının ardından o kadar çok insan bana ulaşıp kendi ninelerinin ya da dedelerinin hikayesini anlattı ki, bu hikayelerin her biri, resmi tarihin ve resmi söylemin koca bir yalan üzerine kurulduğunu kanıtlıyordu. Ayrıca, Anneannem kitabı ile hikayenin, yani bir insan hikayesinin bu yalanları tam ortasından çatırdattığını, okuyan her insanda 1915’te neler olduğuna ilişkin merak uyandırdığını gördük. Ayşe Gül Altınay ile birlikte bu hikayeleri de bir kitapta toplamaya karar verdik. Anlatılan çok sayıda hikayeden sadece kabul edenlerinkini kitaba aldık. Yıllardır yaratılan tabu ve korkular nedeniyle çok sayıda hikaye ne yazık ki kitaba giremedi.

Edebi faaliyeti dışında , siz mükemmel bir avukatsınız. Şu an Hrant Dinkin davasıyla da uğraşiyorsunuz. Bu davadan ne bekletileriniz var?
 Hrant’ın öldürülmesiyle birlikte artık sadece Hrant Dink davaları, soruşturmaları ile Agos ve Hrant Dink Vakfı’nın avukatı olarak çalışıyorum. Cinayetin üstünden dört yıldan fazla bir zaman geçmiş olmasına, mevcut sanıkları yani tetikçileri amettirenin cezalandırılabilmesi için kuvvetli bir kamuoyu yanında, dünya kadar delil, belge ve bulgu bulunmasına rağmen bugüne kadar ne yazık ki bu mümkün olmadı. Çok kısaca ifade etmek gerekirse, belge var, delil var, tanık var ancak bütün bunları soruşturacak bir irade yok. Aksine güçlü bir irade bu davanın nasıl sonuçlanması gerektiğine karar vermiş ve sınırlarını çizmiş, yargılama makamları da bu sınırın dışına çıkmıyor.
Ancak, kamuoyu dört yılı aşkın bir zamandır, Hrant’ın asıl katillerinin cezalandırılmasını talep ediyor ve bu talep hala çok güçlü. Bu cinayetin ipuçları yargı konusu yapılmasa da devlet görevlilerini işaret ediyor ve bunu davayı izleyen herkes görüyor.
Bu dava, büyük bir olasılıkla o güçlü iradenin yani devletin çizdiği sınırlar içinde sonuçlanacak. Ancak, bu dava süreci Türkiye’de bugüne kadar faili meçhul kalmış cinayetlerin de tekrar gündeme gelmesine, tartışılmasına, bu cinayetler etrafında yeni birliktelikler kurulmasına, tarihin araştırılmasına yol açtı. Dava nasıl sonuçlanırsa sonuçlansın bu süreç devam edecek ve bütün faili meçhul cinayetler ve bu cinayetleri besleyen sistem sorgulanacak. Bu dava, geçmişle yüzleşmenin ve hesaplaşmanın önemli bir aracı olacak.

Türkiyede, Ermenistan ile ilişkilerin normalleşmesine yönelik kamu talebi var mı?

Ciddi ve yaygın bir kamu talebi olduğunu söyleyemeyiz ancak ciddi bir karşıtlık da olduğunu sanmıyorum. Devlet siyasetinin kamu talebiyle ilgisi yok. İlişkilerin normalleşmesi, samimi bir irade ve biraz cesaret gerektiriyor. Mevcut siyasilerin bu iradeden ve cesaretten yoksun olduklarını düşünüyorum. Ancak, tabanda normalleşme hızla ve sağlıklı bir biçimde sürüyor, umut verici olan da bu.


Bölümün son haberlerİ

Ermeni Büyükelçi: Yunanistan ile sahip olduğumuz yakın ilişkiler stratejik bir ortaklığa dönüşmeli
13:39, 22 Tem
Ermeni Büyükelçi: Yunanistan ile sahip olduğumuz yakın ilişkiler stratejik bir ortaklığa dönüşmeli

Yunanistan Devlet Radyo ve Televizyonu’na konuşan Büyükelçi Mkrtçyan, Ermenistan Hükümeti'nin sunduğı "Barış Kavşağı" projesine değindi.

Ermenistan'ın Atina Büyükelçisi: Ermenistan-Türkiye ilişkilerinin normalleşmesi kaçınılmazdır
12:21, 22 Tem
Ermenistan'ın Atina Büyükelçisi: Ermenistan-Türkiye ilişkilerinin normalleşmesi kaçınılmazdır

Ermenistan'ın Yunanistan Büyükelçisi Tigran Mkrtçyan, Yunanistan Devlet Radyo ve Televizyonu’nun (ERT) haber programına röportaj verdi.

İstanbullu Ermeni siyasetçi Nurhan Çetinkaya Ermenistan Başbakanı'nın Türkiye ziyaretini değerlendirdi
20:01, 20 Haz
İstanbullu Ermeni siyasetçi Nurhan Çetinkaya Ermenistan Başbakanı'nın Türkiye ziyaretini değerlendirdi

Ermenihaber.am'e konuşan Çetinkaya, "Yıllar sonra Ermenistan Başbakanı’nın Türkiye'ye gelmesi çok önemli, Sayın Paşinyan'ı yüreğinden dolayı tebrik ediyorum." dile getirdi.

Alıntı

İranist Begijanyan, Reisi’nin ifadelerini yorumladı: “Ermenistan'a baskı yapılırsa Tahran müdahale eder”

İranist Begijanyan, Reisi’nin ifadelerini yorumladı: “Ermenistan'a baskı yapılırsa Tahran müdahale eder”

En Çok Okunan

Dışişleri: Ermenistan’ın barış anlaşmasının imza tarihine ilişkin tutumu değişmedi
Dışişleri: Ermenistan’ın barış anlaşmasının imza tarihine ilişkin tutumu değişmedi

Daha önce Türkiye Dışişleri Bakanı, Ermenistan ile Azerbaycan arasındaki barış anlaşmasının nihai imzasının 2026 yılının ilk yarısında atılmasının beklendiğini açıkladı.

Ermenistan takımı, Avrupa Gazeteciler Futbol Şampiyonası’nın ilk şampiyonu oldu
Ermenistan takımı, Avrupa Gazeteciler Futbol Şampiyonası’nın ilk şampiyonu oldu

Ukrayna ikinci, Litvanya ise üçüncü sırada yer aldı.

Ermenistan Savunma Bakanı Çin'de (Video)
Ermenistan Savunma Bakanı Çin'de (Video)

Bakanlığın sosyal medya hesabından ayrıca Bakan Papikyan'ın Çin'e yaptığı ziyatetinin görüntüleri paylaşıldı.

Ermenistan Rusya'ya şarap ihraç eden ülkeler arasında ilk 10'nda yer alıyor
Ermenistan Rusya'ya şarap ihraç eden ülkeler arasında ilk 10'nda yer alıyor

Hesaplamalara göre İtalya, tedariklerini üçte birden fazla azaltmasına rağmen yılın ilk yarısında 83.3 milyon dolarla en büyük ihracatçı olmaya devam etti.

"World Challenge Cup": Ermeni jimnastikçi gümüş madalya sahibi
"World Challenge Cup": Ermeni jimnastikçi gümüş madalya sahibi

Hamlet Manukyan paralel barlar aletinde yeni bir element gerçekleştirdi ve bu resmi olarak "Manukyan" adıyla anılacak.

Foto

picture Van’ın Akhtamar Adası’ndaki Surp Haç Ermeni kilisesinde ayin yapıldı

Vİdeo

picture Ermeni Soykırımı konulu “Anadolu hikayesi” filmi
Hava durumu

Takvİm

Anket

Bu yıl Ermenistan ile Türkiye devlet sınırı iki ülke vatandaşları için açılır mı?

Evet0%
Hayır100%
Bilmiyorum0%
Daha sonra açılır0%

Pİyasalar

EURTRYUSD
549.8490.05485.12

ERMENİ HABER AJANSI

Kısa ve öz

  • Hakkımızda
  • İletİşİm
  • Soykırım
  • Karabağ
  • Askerİ
  • Alıntı
  • Makale
  • Facebook
  • Youtube
  • Twitter
  • RSS
© Copyright EH ermenihaber.am 2015
Tüm hakları saklıdır
  • Facebook
  • Twitter
  • Youtube
  • RSS
{"core.poll.vote_empty":"core.poll.vote_empty"}